Oğlumun Arkadaşına Siktirdim Kendimi

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Oğlumun Arkadaşına Siktirdim Kendimi
Evde temizliğe girişmiştim o gün. Üzerimde bi’ tişört, bi’ pantolon uğraşıp duruyordum. Temizliği bitirmek üzereyken kapı çaldı, söylenerek gidip kapıyı açtım. Oğlumun liseden arkadaşı Ülgen vardı kapıda. Evde buluşup bilgisayara bakacaklarmış ama benimki birkaç arkadaşıyla halı saha maçına gitmişti, evde yoktu. “Hakan bir iki saate kadar gelir. Gel sen onun odasına geç. Yabancı değilsin nasıl olsa.” diyerek içeri aldım. Çoğu zaman birbirlerine gider gelirler, bilgisayar başında oyunlarla vakit geçirirlerdi. Tabii her ergen gibi benim azgın oğlum Hakan da ve kankası Ülgen de pornografiye falan acayip ilgi duyuyorlardı. Birkaç kez kendilerini kaptırıp hoparlörün sesini kısmayı unutmuşlardı. İçeriden gelen inlemelerden internetten indirdikleri porno filmi izlediklerine tanık olmuştum. Yaşları icabı normaldir diye yüzlerine vurmamıştım çocukların. Dışarıya gidip başka şeylere bulaşmasınlar da, varsın cinsel içerikli şeyler izlesinler, mastürbasyon yapsınlar. Hem benim azgın oğlumun da normal bir erkek olarak gelişimini sürdürmesi, bir anne sıfatıyla hoşuma gidiyordu.

Hoşuma giden bir başka şey de, Ülgen’in her geldiğinde kaçamak bakışlarla beni süzmesiydi. 18 yaşında, yakışıklı, kaslı, sporcu, boylu poslu bir gencin ilgisini çektiğime göre bende iş vardı demek ki. Eh, bembeyaz tenli, doğal kızıl saçlı, yeşil gözlü, dolgun balık eti vücutlu, büyük göğüslerim ve dolgun kalçalarımla pek ilgi çekmeyecek kadın değildim doğrusu. Dışarı çıktığımda bu yeni yetmelerin hayran hayran bakmaları gururumu okşuyordu. Zorla mutfağa aldım Ülgen’i. Bir parça börek ve kola çıkarıp verdim. Teşekkür etti. O verdiklerimi yerken mutfakta oyalandım. Keratanın gözleri yine benim üstümdeydi. Kaçamak kaçamak bana bakıyordu, farkındaydım. Anlaşılan en yakın arkadaşlarından birinin annesi olmamı pek takmıyordu kafaya. Hınzır bu kadar dikkatle baktığına göre kim bilir, 31 çekerken beni hayal ediyordu belki de…

Holdeki boy aynasının önüne gidip kendime baktım. İçime sütyen giymemiştim rahat etmek için. Kabarık meme uçlarımın olduğu gibi göründüğünü fark ettim. Demek bunun için sürekli bana bakıyordu. Bu arada Ülgen mutfaktan çıkıp yanıma geldi, “İzin verirseniz, ben Hakan’ın odasına gidip o gelene kadar bilgisayara gireyim.” diyerek izin istedi. “Tabii, istediğini yap Ülgenciğim.” dedim. Oğlumun odasına kapandı. Ben de kalan bir iki işi bitirip kendime çay demledim. Bir bardak çay içip dinlendim. Sonra aklıma Ülgen geldi. Hem çay götüreyim, hem de bi’ bakıp kontrol edeyim diye düşündüm. Odaya girdiğimde ise Ülgen’i mastürbasyon yaparken yakaladım. Ülgen’in eli sikinde kalmıştı. Gülmemek için kendimi zor tuttum. Ah şu ergenlik… Buldukları her fırsatta mastürbasyon yapıyorlardı. Üstelik benim odaya girececeğimi de düşünemiyordu azgın.Çay içer misin diyecektim…” dedim içeri girdiğim anda. Oğlanın yüzü kıpkırmızı olmuş, utancından yerin dibine geçsem mi moduna girmişti. Elleriyle sikini saklamaya çalışırken ben göreceğimi görmüştüm.

Ülgen’in vücudunu süzdüm birkaç saniye. Gözlerim fal taşı gibi açılıverdi. Offf… Manzarayı görünce içim bir hoş oldu. Kaslı ve seksi bir vücudu vardı.

İkimiz yalnızdık koca evde. Oğlanı ergen diye suçluyordum ama ben de 38 yaşında bir kadın olarak ondan farklı değildim pek. Kadınlık hormonlarım zirvelerde geziniyordu son zamanlarda, doymak bilmiyordum. Kocamı aldatıp, başka erkeklerin sikleri üzerinde hoplayıp duruyordum sürekli.

Yanına gittim, gülümseyerek, “Neden utanıyorsun Ülgen?” diye sordum. “Şey…” diye kekeledi. Başka bir şey söyleyemedi, sustu kaldı. Elimi Ülgen’in omzuna koyarak geniş omzunu okşamaya başladım. Bir büyük, bir öğretmen havasıyla, “Bak, bunda utanacak bir şey yok canım. Bu doğaldır. Her genç ergenlik döneminde, hatta sonrasında da bunu yapar. Yalnız değilsin yani, merak etme. Daha önce benim Hakan’ı da çok yakaladım bu şekilde. Sakın kafana takayım deme. Ailene de söylemem, merak etme.” diyerek rahatlatmaya çalıştım. Gerçekten biraz rahatlamış görünüyordu.

“Ne izliyordun peki bu kadar merakla? Ben de merak ettim seni böyle etkileyen filmi. Açsana şunu.” dedim. Sanki dişi sinek görse sikleri kalkan bu ergenlerin, etkilenmek için film seyretmeleri gerekiyormuş gibi… Bu ufaklığın altına yatabilmek için ortam yaratmak istiyordum sadece. İzlediği filmi açtı. Kocaman yarrağı olan bir porno yıldızı, kısa kızıl saçlı, renkli gözlü, güzel fiziği olan bir kadını evire çevire sikiyordu. Omzunun üzerinden uzanıp, göğüslerimi özellikle bastıra bastıra mouse’u elinden okşarcasına aldım, kulaklığı çıkardım ve sesi iyice açtım. Adam dakikalarca feryat figan sikti kadını, son anda sikini çıkarıp kadının yüzüne boşaldı. Sinan bilgisayarın önündeki koltukta oturuyordu, bense elim onun omzunda, kalçamı onun gövdesine yaslayarak, kadının orgazm feryatlarından etkilenmiş gibi yaparak geniş omzunu okşaya okşaya izlemiştim videoyu.

Ülgen’in yüzü kıpkırmızıydı. Alnında boncuk terler birikmişti heyecandan. Siki de halen kalkıktı. Film mi etkilemişti oğlanı bu kadar, yoksa filmi benimle yapışık bir halde izlemesi mi? Ben de ondan farklı değildim. Filmdeki sahneler, sikişme sesleri, kadının şehvetli inlemeleri, adamın sikişi beni de kendimden geçirmişti. Saç diplerime varıncaya kadar tüm vücudum yangın yeri gibi olmuş, cayır cayır yanıyordu adeta…

Video bitince Ülgen’e, “Hmm… Güzel filmmiş.” dedim. “Peki sen böyle şeyler yaptın mı hiç Ülgen, milli oldun mu, bir kadınla seks yaptın mı?” diye sordum alacağım yanıtı bile bile. “Yapmadım Gül abla.” dedi utana sıkıla. “Ee, o zaman bu kadar azgın olman normal.” dedim. Kalkık sikine tepeden, omzunun üstünden baktım. Yutkundum. Yakından görmek istedim onu. “Ayağa kalksana.” dedim. Ayağa kalktı, önümde durdu. Ama yüzüme bakamıyordu. Elimi çenesine götürüp başını bana çevirdim, gözlerinin içine baktım. “Sen şimdi hiç çıplak kadın da görmemişsindir.” Başını sallayarak onayladı beni. “Peki ben o filmdeki sikişen kadından güzel miyim?” diye sordum. Afallayıp yüzüme baktı. Güldüm, “Yanıt versene bana. Her fırsatta bana bakıp duruyorsun, farkındayım. Senin ilgini çekiyorum demek ki… Söylesene, sence güzel miyim ben, dikizlenecek kadar seksi miyim?” dedim. “Evet.” diye kekeledi. “Güzelsiniz Gül abla, çok güzelsiniz. Tapıyorum size. Hayallerimin kadınısınız. Bu filmi bile kadın size benzediği için seçtim, indirdim. Sürekli bu kadının pornolarını izliyorum.” dedi. Güldüm, “Kadını görünce anlamıştım zaten. Peki o zaman, sen de o koca sikli adamdan daha iyi olduğunu ispatla.” dedim, önünde diz çöktüm.Şaşkın şaşkın bana bakıyordu. “Vay be…” diye yutkundum. Heyecandan titriyordu minik kuşum. Elimle sikinin gövdesini tuttum, parmaklarımın arasında kutsal asa varmış gibi, özenle. “Şşşt! Sakin ol bakayım, korkma benden.” diyerek yatıştırmaya çalıştım gülümseyerek. “Korkmuyorum Gül abla… Ama çok heyecanlıyım, ilk kez, ondan…” dedi, kekeleyerek. Sesi karıncalı çıkmıştı, öksürerek boğazını temizledi.

Dizlerimin üstünde duruyordum, yukarıya, yüzüne baktım. Yüzünde korku, utanç, zevk ifadeleri, dalgalar halinde gidip geliyordu. Sikinin gövdesini tutup ağzıma götürdüm. Dilimin ucunu başına değdirdim yavaşça… Dilimin sıcaklığını, ıslaklığını hissedince zevkle inledi. Başından aşağıya dilimle okşaya okşaya indim. Kasıkları tertemizdi, yeni traş olmuştu muhtemelen. Tekrar yukarıya çıktım, başını ağzımın içine hapsettim. Emdim, ağzımın içinde dilimle yaladım. Bir yandan da gövdesinde, taşaklarında parmaklarımı gezdiriyordum. Fazla sürmedi. Çocukcağız sanırım hayatında yaşadığı bu ilk orala daha fazla dayanamadı, dizleri titreye titreye, saçlarımı okşayarak boşalmaya başladı. Ağzıma boşalttığı her sperm hücresini yalayıp yuttum. Öyle çok boşaldı ki… Uzun süredir mastürbasyon yapmıyordu muhtemelen. Sonra da dizlerinin bağı çözüldü herhalde, kendini yere bıraktı, sırt üstü uzandı kaldı. Nefes nefeseydi yattığı yerde.

Ayağa kalkıp yanına gittim. Güldüm, “Ne kadar çok akıttın öyle?” dedim. “Epeydir boşalmıyorsun herhalde, dilimin okşamalarına bir dakika bile dayanamadın. Keşke önceden söyleseydin bana, sana yardımcı olurdum, bu kadar beklemene gerek kalmazdı.” Hala şaşkın şaşkın bakıyordu bana. Eğilip ellerimi uzattım, çekip yavaşça yerden kaldırdım. “Sen şimdi hiç çıplak bir kadına dokunmamışsındır da…” diyerek soyunmaya başladım. Sikini sıvazlayarak soyunmamı izliyordu. Ellerini memelerimin üzerine koydum, bastırdım. Gözleri iri memelerimde gezinirken parmakları hareketlenmeye, onları sıkıp mıncıklamaya ve aynı anda kasıklarıma bir sertlik değmeye başladı. Az önce ağzımda boşalan yarı inik yarrağı bir anda eski sertliğine kavuşuvermişti. Bunu görünce güldüm, elimi aramıza sokup sert sikini okşadım, “Bak sen yaramaza… Doymak bilmiyor bu. Yine istiyor ha?” dedim. Sinan iki eliyle memelerimi okşarken ben de belinden tutup kendime çektim. Kabarmış, sertleşmiş siki bacaklarımın arasına girdi. Apış aramdaki sertliği, yakan sıcaklığı hissedince inledim ben de… Bacaklarımı sımsıkı kapatıp o sertliği zevk üçgenimde sıkıştırdım, hapsettim. “Nasıl, güzel mi? Daha önce yapmış mıydın böyle bir şey?” dedim. “Hayır.” dedi. “Hayatımda ilk kez bir kadının orasına şeyim değiyor.” dedi. İlk kez bir kadına, arkadaşının annesinin amcığına değiyordu aleti.

Memelerimi okşayan ellerini tutup aşağıya kaydırdım, kalçalarıma kadar indirdim. “Hadi şimdi öp beni, alt dudağımı em…” diye inledim. Acemice uzattığı dudaklarını dudaklarıma değdirdi, öpmeye çalıştı. Ben de yardımcı olmaya çalıştım acemi aşığıma. Dudaklarımı emmeye başladı. Her şey güzel gidiyordu. Öpüşmeyi bırakıp hayranlıkla çıplaklığıma baktı. Dolgun memelerim dipdiri karşısındaydı şimdi. Ellerini uzatıp yoğurdu onları, eğilip uçlarını emdi. Her tarafını yaladı, dişledi. Emdiği, ısırdığı yerler kızarmaya başlamıştı, “Yeter artık canım… Kocam fark edecek yoksa morlukları görürse.” diyerek engel oldum nefes nefese. Bıraksam saatlerce oynayacaktı memelerimle.

“Artık sana aidim, her yerim senin… İstediğini yapmakta özgürsün, bana ne istersen yapabilirsin tatlım.” dedim. Kısa bir süre düşündü, ne yapmak istediğine karar verememiş gibiydi. Sonra, “Şey…” dedi. “Gül abla… Göğüslerinizin arasında şey yapmak istiyorum…” Bunu duyunca güldüm, “Önce ablayı bırak, Gül de bana. Ne yapmak istiyorsan söyle açık açık. Yoksa bırakır giderim. Adıyla söyleyeceksin ne istiyorsan.” dedim. “Peki… Gül, Tombul memelerinin arasına sikimi sokmak istiyorum. Bayılıyorum onlara, hayranım.” dedi. İçim gıcıklandı, “Tamam, böyle söyle işte.” dedim. Yere uzandım. O da üstüme geldi, çömelip göbeğimin üzerine hafifçe alçaldı. Sikini dolgun göğüslerimin arasına sokup git gel yapmaya başladı. O uğraşırken ben elimle iki yandan memelerimi bastırıp zevk almasını sağlıyordum. İleri geldikçe ağzıma değen sikinin başını dudaklarımı açıp ağzıma alıyor, dilimle ıslatıyordum. Kayganlaşan aleti memelerimin arasında daha rahat gidip geliyordu. Yaramaz, iki meme ucumu da parmaklarının arasında ovalamayı akıl etti, ben de zevk almaya başladım. Bir süre git gel yaptıktan sonra boşalmak üzere olduğunu söyledi. “Devam et, boşal.” dedim. Az sonra kasılmaya başladı yine. İlk damlalar alnıma, sonrakiler gözüme, dudaklarıma çarptı. Yağmur gibi yüzüme yağdırdı döllerini. Sona doğru sikinin başını ağzıma alıp emdim, boruda kalan son damlaları da çekip boşalttım erkeğimi. Nihayet bittiğinde yüzümdeki spermleri parmaklarımla güzellik maskesi yapar gibi tüm yüzüme yaydım.Doğrulup sırtımızı oğlumun yatağına dayadık. Oturduk, dinlendik bir süre. “Nasıl hissediyorsun? Güzel miydi, hoşuna gitti mi?” diye sordum. “Güzeldi, bayıldım zevkten. Harikasın.” dedi. “Şimdi ne yapmak istersin peki?” Bana bakıyordu, utangaçlığı gitmişti artık. İstek ve hevesle anında yanıtladı sorumu. Gayet rahat bir şekilde, “Seni sikmek istiyorum.” dedi. “O da tamam. İstediğin gibi sikebilirsin beni. Ama bak, bunlar aramızda kalacak, söz mü?” dedim. Evet anlamında başını salladı. Uzun saçlarını okşayıp dudaklarından öptüm. Kulak memesini dişlerken, “Adam gibi davranır, sırrımızı saklarsan, ben de sana bir adamın bir kadından isteyebileceği ne varsa veririm. Şimdi, beni nasıl sikmek istiyorsun, aklında ne var?” diye sordum. “Kalçalarının, götünün hayranıyım Gül. Onları hayal ede ede 31 çektim hep. Benim için domalır mısın? Arkandan girebilir miyim?” dedi. “Elbette canım, lafı mı olur? Sana söyledim. Bugün ne istersen, benim için ne hayal kurduysan, hepsini yapacağız.” Aşağıya kayıp kucağına eğildim, yumuşamış sikini tekrar emmeye başladım. Ağzımın içindeki alet bu kez biraz daha geç kalktı ama yine de yavaş yavaş büyüdü, eski halini aldı. Artık sabırsızlanıyordum ve bir an önce amıma girmesini istiyordum bu güzel şeyin.

İstediğim kıvamı alınca bıraktım emmeyi. Arkamı döndüm ve domalarak dişi bir köpek gibi erkeğime götümü salladım. Başımı arkaya çevirip, “Hadi bakalım, seni milli yapalım artık.” dedim. Kalçalarımdan tutup aletini am dudaklarıma değdirdi. Sikinin başını amımda hissettiğim anda içim ürperdi. Offf, sonunda. Sikinin başı bir anda içime girdi. Ateş gibi yanıyordu oğlanın siki, tokmak gibiydi amcığımın kapısında. Gözlerimi yumdum, zevkle inledim. “Mmm… Güzel. Hadi, şimdi yavaş yavaş ilerle erkeğim.” dedim. Sanki ben yavaş olmasını söylememişim gibi heyecan içindeki genç aşığım, kalçalarımdan tutup sikinin kalanını bir hamlede gömdü içime. Velet canımı yakmıştı, “Ahh! Yavaş! Canımı yaktın hain çocuk.” diye cilvelendim.

Hareketsiz bekliyordu. “Hadi devam etsene! Aldırma sen bana. Hem canım yanar, hem zevk alırım ben. Hadi sik beni!” dedim ve sikmeye başladı. Harikaydı, zevkten inliyordum. İlk olmasına rağmen hiç de fena sikmiyordu oğlan. Kim ne derse desin, pornoların az da olsa faydası vardı, güzel öğreniyorlardı çocuklar. Güzel güzel sikti beni bir süre. Üzerime abandıkça dizlerim acımaya başladı. Öne eğilip sikini içimden çıkardım. Yere yatmasını istedim. Sırtüstü yatırdım. Havaya mızrak gibi dikilen sikinin üstüne çıktım. Dizlerimin üstünde alçalıp yarrağı bir anda içimde kaybettim. Dudaklarımı ısırıyordum zevkten. Zıplamaya başladım. Oturuyor, kalkıyor, kalçalarımı sağa sola çalkalıyordum. Amımın bütün duvarları sikinin kalınlığını hissediyordu. İyice hızlanmaya başladım. O anda telefonu çaldı. Pantolonu yanımızda duruyordu, arka cebindeki alet ötmeye devam edip duruyordu. Sinirlerim bozuldu, “Aç şunu!” dedim sinirle. Aldığım zevkin yarıda kalmasından, zirveye ulaşamamaktan korkuyordum. Tereddüt etti açmak için, “Açsana orospu çocuğu!” diye bağırdım o sinirle. Uzanıp aldı, açtı telefonu, kulağına götürdü. Ben durmamıştım, sikinin üstünde zıplamaya devam ediyordum. Üzerine eğilmiş hafif kıllı vücudunu yalıyor, göğüs uçlarını emiyordum erkeğimin. Telefondaki oğlumdu, sesini duyabiliyordum. Ülgen kekeleyerek, “Alo, Hakan?” dedi. Sesi soluk soluğaydı ben üstünde hoplarken. Gözlerini devirerek durmamı işaret etti, aldırmadım. “Neredesin oğlum?” diyordu benim oğlum. “Sesin kesik kesik geliyor. Koşuyor musun?” dedi ardından. Ülgen ne diyeceğini, nasıl konuşacağını şaşırmıştı. Telefonda arkadaşına laf anlatmaya çalışırken, arkadaşının azgın annesi yarrağının üstünde bir oturup kalkıyor, zevkten delirtiyordu. Cümle kurmaktan acizdi o anda. Benimse hoşuma gidiyordu onu böyle çaresiz bırakmak. Dudaklarımı boynunda, yanaklarında, kulak memelerinde gezdiriyor, öpüyordum o konuşurken. Gıdıklanıyor, başını kaçırırken konuşmaya çalışıyordu, “Eee… Şey… Yoldayım, hızlı yürüyorum. Size geliyorum.” diye geveledi ağzının içinde. “Ben bir saat falan gecikeceğim, okuldan kızlara takıldım. Offf… Oğlum, ne karılar var ya! Neyse, gelince anlatırım sana. Annem evdedir, kapıyı açar. Ben gelene kadar takıl sen. Kapıyı kilitler, işini görürsün. Kusura bakma, tamam mı?” dedi oğlum. “Tamam kanka. Sen dalgana bak. Biz annenle otururuz, bilgisayarda takılırım.” deyip kapattı telefonu. Körpe dudaklarına yumuldum, “Gül ablan oturuyor, ama sikinin üstünde.” dedim gülerek. O da dayanamayıp güldü, “Evet, sikimin üstündesin. Oğlunun anasını sikiyorum.” dedi. Dudaklarına bir daha yumuldum, “Artık oğluma ‘anasını siktiğimin çocuğu’ derken şaka yapmış olmayacaksın.” dedim. Yeniden güldü.

“Az kaldı beni kankama madara edecektin Gül hanım. Görürsün sen şimdi! Sen misin gülen?” deyip beni belimden tutup kaldırıverdi. Güçlüydü oğlan. Kaldırıp oğlumun yatağına attı beni. Dizlerimi iki yana açıp erkeğimi bekledim heyecanla. Bir süre dudakları açılmış ıslak amıma baktı hayran hayran. Sonra, az önce içimden çıkan ıslak, göbeğine doğru kalkmış sikiyle bacaklarımın arasına girdi. Tekrar bir hamlede sikini soktu amıma. Hızla ve hırsla gidip gelmeye başladı. Yarrağı içimde gidip gelirken ben yine kendimi kaybettim. İnlemeye, bağırmaya başladım. Ülgen de belki benim inlemelerimden gaza gelerek zevkle inliyordu kulağımın dibinde. Az önce dölleriyle ıslanan yanaklarımı, dudaklarımı öpüyor, şehvetle kemiriyordu. Dilini ağzımın içine sokup dilimi emerken, bir eliyle memelerimi sıkıyor, acıtacak derecede mıncıklıyordu. Amımdan, göğüslerimden, dudaklarımdan her yerimden zevk alıyordum. Neredeyse kocamdan daha iyi sikiyordu velet. Başım dönmeye başlamıştı. Bacaklarımı beline sardım, yarrağını içime, daha derinlerime gömmesini sağladım. Artık gücümün tükendiğini hissediyordum. O da hızlanmaya başlamıştı iyice. Sonunda orgazm oldum. Boynuna sımsıkı sarıldım. Götümü deli gibi indirip kaldırarak, sarsıla sarsıla, inleye inleye, omuzunu dişleyerek boşaldım. Ben biterken o gelmeye başladı. Zevk sularımdan iyice kayganlaşan amcığımı kasıp bırakarak sikini sağıyor, tırnaklarımı bacaklarımın arasında kısa kısa inip kalkan, kasları taş gibi olmuş kalçalarına batırıyordum. Onun elleri de altımda, kalçalarımdaydı. Dudakları boynumda zevkle inlerken, deli gibi sıkıyordu beni. Unutulmaz bir orgazm yaşamıştık beraber.

Uzun süre öylece kaldık. Nefeslerimiz birbirine karışıyordu. Yavaş yavaş sakinleşip düzene girdi solumalarımız. Siki küçülene kadar üstümde, bacaklarımın arasında, öylece yattık. En sonunda yana devrildi. Yan yana, sırtüstü tavana bakarak yattık bir süre. Oğlumun yatağında, onun kankasıyla çırılçıplak yatıyordum. Kendimi azgın bir orospu gibi hissettim. Başımı çevirip ona baktım. Havanın sıcaklığından, boğuşmamızdan ter içinde kalmıştık. Hafif kıllı göğsünde minik ter damlacıkları vardı. Elimi uzatıp bir damla terini aldım, dudaklarıma götürüp tuz tadını dilimin üzerinde hissettim. O da minnet dolu gözlerle bana bakıyordu. Gülümseyerek, “Ne hissediyorsun?” diye sordum. “Hiç gökyüzüne bu kadar yakın olmamıştım. Havalarda uçuyorum sanki… Beni zevkten uçurdun. Teşekkür ederim.” dedi. Gülmeye başladım. Hoşuma gitmişti söyledikleri. Dönüp sarıldım kaslı vücuduna sımsıkı. Başımı göğsüne koydum. Kalbinin atışlarını duyabiliyordum kulağımda. Tırnaklarımı karın kaslarında gezdirirken konuşmaya başladık. “Farkında mısın? En yakın arkadaşlarından birinin annesini bağırta bağırta siktin. Hem de içime boşalttın döllerini…” Telaşlandı, korku dolu bir sesle, “Yoksa hamile mi kalacaksın benden?” dedi. Bunu duyunca kahkaha attım. “Hayır, gerizekalı. Öyle olsa içime boşalmana izin verir miydim hiç? Hap kullanıyorum.” dedim. Parmağımı dudağına koyup, “Kızlarla sikişirken dikkat et, prezervatif kullan. Tamam mı canım? Yoksa başın derde girer zevk alayım derken. Hem bulaşıcı hastalıklar da var işin içinde.” dedim. Göğsüne yayılan kızıl saçlarımı okşadı. Öptüm, “Bir defaya mahsus seks yaptık seninle. Benden öğrendiklerinle diğer çocuklardan önde olacaksın. Hatunlarla ne yaptığını bilerek sikişeceksin. Öpüşüp koklaşacaksın. Aşık olacaksın. Ben de öğrencimle gurur duyacağım. Hadi kalk şimdi, duş alalım.” dedim.

Kalktık, banyoya gittik. Beraber girdik banyoya. Geniş banyo küvetinin içinde, kendi çocuğumu yıkar gibi özenle yıkadım. Mis gibi kokunca dayanamadım, bir kere de banyoda, köpüklerin arasında sikiştim Ülgen’le. Tekrar duşun altına girdik. O kurulanıp giyinirken ben de aceleyle giyinip oğlumun odasını düzelttim, yatağın çarşaflarını değiştirdim. Biraz sonra da Hakan geldi. Odaya kapandılar. Uzun bir süre vakit geçirdiler. Ben de mutfakta oyalandım, yaşadığım şehvet dolu saatleri hatırlayarak…

Hakan tuvalete girdiği bir sırada mutfakta sıkıştırıp dudaklarından öptüm. Yine utangaç davranıyordu. Fısıltıyla konuşuyorduk oğlum duymasın diye. “Hakan’ın yüzüne bakamadım Gül abla, kendimi suçlu gibi hissediyorum. Dediğin gibi, en yakın arkadaşlarımdan annesini siktim. Vicdan azabı çekiyorum.” dedi. Şehvet bitmiş, tekrar Gül ablası olmuştum. Sarıldım ona, “Bunu ben istedim. Beni öğretmen gibi düşün, uygulamalı seks öğretmeni. Sen de yaşına göre iyiydin doğrusu. Sınıfı geçtin yavrum. Üzme kendini, sakın dert etme. Tamam mı?” dedim. Başını salladı, “Peki.” dedi. Gülümseyerek öptüm yine, “Tek defaya mahsus demiştim ama ne yalan söyleyeyim, tadı damağımda kaldı doğrusu. Ara sıra haberleşelim, uğra bana erkeğim. Ders tekrarı yapalım, sana yeni şeyler öğreteyim. Öğreneceğin o kadar çok şey var ki…” dedim. “Ah Gül, öyle mutlu ettin ki beni… Şimdiden sabırsızlanıyorum seni sikebilmek için.” dedi. Kapıdan uğurlarken bana bakan gözlerinde teşekkür ifadesi vardı, anlamlı anlamlı bakıyordu bana. Göz kırptım suç ortağıma. Genç sikicimi, öğrencimi hayata gönderdim.

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32